Annelikte ilk 4 seneyi devirdikten sonra, kazandığım bazı tatlı yeteneklerden biri de, 'her şeyi yapabilen anne' olmaya çalışmaktan vazgeçmek.
Ben misal, daha önce kendimi 'Çocuğum Çok Şanslı Çünkü Ben..' diyerek, zaten şefkatle karşılamış, olduğum halimi kabul buyurmuş, iyi kısımlarımı pohpohlamıştım. Şimdi de, işi biraz daha ileriye taşıyarak, annelikte neleri yapıp-yapamayacağımı dürüst şekilde önce kendime, sonra çevremdekilere duyuruyorum.
Örneğin, sabah erkenden oğlumla uyanıp, hoş bir kahvaltı hazırlayıp, çene çalmak, kitap okumak; yaparken keyif aldığım türden bir aktivite.
Ancak kahvaltı sonrası 'hadi anne arabacılık' dendiğinde, üzgünüm; ben ARABACILIK OYNAMAYI SEVMİYORUM tatlı kuşum, napayım? Çocukken de ilgim yoktu, şimdi de ilgim yok. Elime o sıkıcı arabaları alıp, oynamak için yanına bağdaş kurduğumda kendimi de aşırı sıkıcı hissediyorum evladım, anlaştık mı?
Oğlumla beraber sokaklarda gezmeyi, ağaçları bitkileri incelemeyi, markete uğrayıp alışveriş yapmayı, parkta vakit geçirmeyi çok seviyorum. Hiç sıkılmam. Fakat, gel gör ki beraber apartman merdivenlerini çıkmak bana kan kusturuyor. Orada aşırı sabırsız birine dönüşüyorum ve herhangi bir talebi olumlu karşılayamıyorum. O merdivenler çıkılacak, bitti.
Aynı kitapları defalarca okumak, masal uydurup onları canlandırmak, dergileri karıştırmak, bana da çok iyi geliyor. Eğleniyorum. Ancak çizgi film saatinde vasat seslendirmelerle hazırlanmış, dandik senaryolu, itici karakterlerle sunulan çizgi filmler, bende tırnağı tahtaya sürtme hissi uyandırıyor. Nefret ediyorum. Hele o müzikleri... Bu yüzden o çok istediğin çizgi filmleri seninle oturup, keyifle izleyemiyorum canım oğlum. Kusura bakma artık.
Seni yıkamayı, tırnaklarını kesmeyi, saçlarını şekle sokmayı, yatağında sana eşlik edip elinden tutmayı hiçbir şeye değişmem, çok zevkli. Fakat maalesef başucunda uyumanı beklemeyi sevmiyorum canım oğlum. Çünkü benim de yapmak istediğim başka şeyler var o sırada; kitap okumak, bulaşıkları halletmek, dizi izlemek vs. Lütfen bensiz uyumaya alış artık olmaz mı? Beraber yatağa girebiliriz, biraz elinden tutabilirim evet. Fakat sonra veda öpücüğünü verip, yanından ayrılmak istiyorum. Bu konuda netim. Biliyorsun bazen bu uyku süresini sırf çene çalmak için 1 saate kadar uzatıyorsun, bu durum bende çıbanlar çıkarıyor, uyuz oluyorum.
Sözünü kesmemeyi, sen ne dersen elimizde kağıt-kalem 'nerdeyse' notlar alır gibi dinlemeyi, kendimize şiar edindiydik. Biliyorsun. Doğduğundan beri hem de... İlk 'gık' sesini bile saygıyla dinlemiştik. Fakat babanla bir şeyler konuşurken, sözümüzü kesme çabaların, kendini duyuramadıkça da sesini olabildiğince rahatsız edici şekilde yükseltiyor oluşun, bize sağdan soldan geliyor, haberin olsun. Söz kesmeyeceksin evladım. Anneliğimde değişen önemli bir kısım: Ben sana saygı duyuyorum, senden de benzerini bekliyorum, kapiş beybi?
Yapboza, legoya saatlerce okeyim ama seninle evin içinde yarış yapmaya yokum. Çünkü sevmiyorum oğlum, farkında mısın? Fark etmiş miydin? Babanla oyna. Ya da arkadaşlarınla... Ben hiç eğlenmiyorum yarış yaparken. Aksiyonlu oyunlarda da aşırı sıkıldığımı söylemeliyim. Ama eğer istersen, figürlerinle maceralı bir ortam kurup, onlarla hikaye oluşturabiliriz. Uzayda geçebilir maceramız mesela...
Bunları öğren oğlum, beni tanı oğlum. Israr etmekten vazgeçersen, benim yapabildiklerimle yetinmeyi becerebilirsen, çok eğleniriz bak oğlum. Arabacılık deme oğlum, yapma oğlum, kırmızı arabayı bana uzatma oğlum, kim hangi takımda yani anlamadım oğlum, yine beni geçiyosun yarışta- ben geçsem hemen mızıkçılık yapıyosun oğlum, yeterin oğlum!
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Benim içim geçmiş diyenlere: Wanderlust!
Benim içim geçmiş, kurumuşum diyen bir kadın karakterin, evliliğinde nasıl cinsellikten soğuduğunu, öbüşmeye mesafe koyduğunu, her ne zaman ...
-
Dünyayı çocuklar yönetmeli diyen var. Ahajkgad.. Aklına son anda işe yarar bir fikir gelmiş gibi: Aslında var ya bu dünyayı çocuklar yönetme...
-
Benim içim geçmiş, kurumuşum diyen bir kadın karakterin, evliliğinde nasıl cinsellikten soğuduğunu, öbüşmeye mesafe koyduğunu, her ne zaman ...
-
Sabretmenin ata sporumuz sayıldığı, yaşadığımız çağda beklemeyi bile aceleyle yaptığımız bu günlerde evde geçen 'yavaş' zamanlarda, ...
Gülümseyerek okuduğum bir yazı oldu,çok tatlısınız çok ^^ Büyüdüğünde bu yazıyı o da okumalı!!
YanıtlaSilAy bazen arabayla dünya seyahatine çıksanız. Paris'te mola verseniz. O arada legoyla eyfel falan yapsanız olur ama di mi?
YanıtlaSilOha, boyle bi hakkimiz var miydi bizim???
YanıtlaSilBirçok anne bunları hissediyor ama dışavurum kısmını yapamıyorlar sanırım. Çok gerçekçi çok tatlı bir yazı olmuş :D
YanıtlaSilen azından bi slm nbr diyeyim :)
YanıtlaSilLucky Club | Online Casino UK | Login - LuckyClub
YanıtlaSilLucky Club is a licensed and regulated online casino where you can play for real money. Join today luckyclub to claim £10 free + 100 free spins!